Bir Haber Yorumu

 Geçenlerde Anadolu Ajansının bir haberine denk gelmem üzerine hem içimi dökmek hem de kendi fikirlerimin gittiği yönü görmek amacıyla da bir şeyler yazmak istedim.

Haberin başlığı birçok gazetede farklı hallere bürünmüş. Kimisi daha hırçın kimisi daha yumuşak hale sokmuş ama esas kaynağı değerlendirmek istedim. Yazının kendi içinde haklı bulduğum tarafları var, bir yandan da işin neden bir meslek grubu üzerine yıkıldığını anlamıyorken bu söylememe sebebiyet verenlerin hal ve tavırlarına karşı benim de muhalefet olduğum söylenebilir.

Her gün, kendini konuştuğu her alanda yetkin sanan bir takım insanların televizyonda beslenme bilimi hakkında konuştuğuna şahit oluyoruz. Beslenme, dünya üzerinde gelmiş geçmiş tüm insanlığın ortak bir eylemi olduğundan mütevellit herkesin kendine göre "doğru" olarak adlandırdığı bir yolunun olduğu da bir konu. Yetkin ya da değil herkesin sonuçlarına bakmaksızın insanları yönlendirdiği bir konu. Bu alanın günümüz koşulları içerisinde en nefret ettiğim özelliği de bu. Bu zamana kadar bilimin açtığı yol sayesinde insanların yaşam standartları, karşılaştığı zorluklar ve ölüm nedenleri bile değişti. Zamanında insanları yıkıp geçiren, bir ülkeyi neredeyse yok olmaya yaklaştıran enfeksiyonlar bugün çoğu insanın asla ciddiye almadığı bir hale geldi. Bilimin yararlarını toplumun göz ardı etmesi özellikle onu kullanırken imkansız. Ama neden olduğunu anlamadığım bir şekilde cümle içine "Bilim" kelimesi girdiği vakit insanların küçümseyici bir tavır içine girmesini, belki sert olacak ama nankörlük olarak değerlendiriyorum. Öte yandan beslenme konusunda bilim üzerine verileri kabul etmede insanların neden ayrıca daha fazla zorlandığını da anlayamıyorum. Sadece bir meslek edinmek için okunmayacak olan sağlık bölümlerinden mezun olmuş her sağlık profesyonelinin kendini bir bilim insanı olarak değerlendirmesi gerektiğine inanıyorum ve bunun aksi davranışları da asla anlamlandıramıyorum. Çünkü çalıştığımız konu insan. Güvenilirliği olmayan bir konuda konuşma ve tavsiyede bulunma cüretini gösterme lüksünün olmadığı bir alan sağlık. Aynı zamanda bilinenin bilimsel doğruluğu söz konusu olduğunda da asla susulmaması gereken bir alan.

Bu haber başlığına sebep olan, ekonomik kaygıdan kaynaklı olarak bilimsel kimliğini gelenin istekleri doğrultusunda geri plana atan meslektaşların söylemleridir. Ama takıldığım nokta, bu söylemleri, yani gıda enflasyonunu etkileyen söylemleri yapan birçok meslek grubunun dahil edilmemiş olması. Diyet listesini yazma yetkisi olan kişilerin bizler olması teoride doğrudur. Pratikte ise olay bambaşka! Dizi oyuncusu, ekonomist, spor hocası, doktor her meslek dalının diyet listesi yazdığını görüyoruz. Söylemlerine bir meslek grubu adına konuşarak başlamaları bana göre tamamen bir şov. Bu söylemlere sebebiyet veren kendi meslektaşlarımı ise kapitalizmin kölesi olmayın diyerek kendine getirmek isterdim. Öte yandan işini hakkıyla yapan, bilimsel verilere dayanarak konuşan bir meslektaşımın da gıda enflasyonuna sebebiyet vermesi şikayet edilecek bir konu değildir. Sağlık üzerine olumsuz etkileri apaçık ortada olan bir gıda maddesinin tüketimini enflasyon uğruna destekleyecek kadar alçak ahlak ve etik değerlere sahip olunmaması gerekir. Ekonomi üzerine konuşacak son kişi olsam da, gelecek nesillerin sağlıklı bireyler olarak yetişmesini sağlamak mesleki görevlerimizden biridir. Kısa dönem ekonomik kaygılar üzerine uzun dönemde insan sağlığını ve verimini düşürecek eylemler desteklenemez.